10 Şubat 2014 Pazartesi

Bu İş Çocuk Oyunu Değil !



photo by MM "yiterken çocukluk düşlerime saklandım"

"Yiterken Çocukluk Düşlerime  Saklandım" adlı bir fotoğrafım vardı, 2009'da Paris'te çekmiştim. graffiti olan bu  çalışmaya bu ismi vermemin elbette nedeni çok fazla. Ama hepimiz çocuk olduk ve o inanılmaz geniş hayal dünyamızda belki de en mutlu zamanlarımızı yaşıyorduk.
şimdi ne zaman yaşamın karmaşasında yorulup boğulacak gibi hissetsem yine o günlerdeki anılarıma sığınıyorum. Bu bana iyi geliyor. çocuklarla vakit geçirip onlar için iyi birşeyler yapabilmekte ruhuma şifalardan. Her birirnize yitip gittiğinizi hissettiğinizde çocukluk düşlerinize sığınmanızı öneririm.
Bugün uzun zaman fırsat bulamadığım bloğumu yazmaya karar verdiğimde ilk bu konuya değinmek istedim.
Her gün hepimizin gördüğü çocuk işçiler... Sokaklarda soğukta, karanlıkta, ellerinde selpak satarlar çoğunlukla ve ya araba camlarını silerler. Çöpleri karıştırıp geri dönüşüme yardım eder karşılığında küçücük elleriyle paralar kazanırlar. Bazıları her bir iş yerinde getir götür işlerinde ayakçılık yaparlar. İstanbul'da her adım başı rastlarız. Çeteler tarafından yönetilir, kullanılır ve hiçkimse birşey yapmaz. Sadece seyreder, tiksiniriz, bazen korkarız yarattığı tehlikelerden. gözlerine bakamayız...  Hiç öyle bir çocukla göz göze geldiniz mi?  İnanılmaz derin gözleri vardır. Dipsiz kuyular gibi derin ve karanlık. Yaşlarının  on katı gibi dururlar. Öyle çoktur ki yaşadıkları, omuzları öne çöküktür; yükleri hep ağırdır hayatlarında ve elleri hiç çocuk eli gibi değildir.
Bu yazıyı okuduktan sonra yine rastlayacaksınız onlara ve sizden ricam bu kez gözlerine bakın... Ve ellerine.. Bir kaç saniye de olsa ruhlarındaki sesi duymaya çalışın çocuk görünümündeki bu yaşlı küçük insanların.

2010 yılında "Baba Beni Okula Gönder" kampanyası için bir müzayede yapıldı ve gecenin en etkili eseri olacağını bilemezdim o sabah o kareyi çekerken.
Gaziantep'te bakırcılar çarşısında bir kız çocuğu, elinde süpürge çalışıyor. Oysa okulda olmalı. Elinde süpürge değil, defteri kalemi, oyuncağı belki...
Benden habersiz dakikalarca çalıştı boyundan büyük süpürgesiyle. Bende sabırla bekledim o anı. Ve sonunda beni gördü. Gözgöze geldik. Ben deklanşörün arkasından bakıyordum ona.  İşte o ilk kare gecenin rekor kıran eseri oldu ve yine kendi gibi kız çocukları için okul yapımında bir taş oluverdi. Şimdi  Konya Ereğli de bu güzel yurt çalışan bir çocuk işçinin eseri benim değil.
Bir  kaç ay önce çok sık kullanıp günlük gibi fotoğraflarımı paylaştığım (iphone um ile çektiğim) instagramda bir foto yarışma olmuş bende bu an'ı yakaladığım foto ile 1. olmuşum.
Güzel olan yine işe yaramış olması fotoğrafımın. Bir sosyal yardım projesine destek verebilmek, bir mesajla ulaşabilmek .
Çocuk işçilere yönelik çocuk hakları gününde bir etkinlikti bu ancak bu bir güne sığmamalı. birşeyler yapmalı, unutmamalı.
Hayata destek derneği bu anlamda çok güzel bir dosya hazırlamış. Plaket ile göndermişler, her birini dikkatle okuyup inceledim.
Her yıl yaklaşık 300 bin mevsimlik tarım işçisi yaşadıkları yerlerinden göç ediyor çalışmak için. Özellikle Güneydoğu'da pamuk tarlalarında.
Bu çocuklar  yılın yarısını çalışarak geçirip eğitimlerini yapamıyorlar. Sağlıksız ortamlarda kötü şartlarda yaşıyorlar. İş dışındaki zamanda ise birer küçük anne  baba gibi kardeşlerine bakıyorlar.  Peki ama nerde çocuklukları? Çocukluk düşleri, masalları, oyunları, yaramazlıkları.?

Bu iş çocuk oyunu değil'in güzel  broşürlerini aynen paylaşmak istiyorum.

ELİM SENDE
çocuk işçiliği  konusunda üreticiler aracılara, aracılar ailelere, aileler devlete, devlet yurtdışındaki alıcılaa suç atıyor. suçu kimse üstlenmiyor.
bu iş çocuk oyuncağı değil!

UZUN EŞEK
2015 yılında çocuk işçiliğini bitirmek için verilen söz sessizce 2016'ya uzatıldı.

SAKLAMBAÇ
Kanunen suç olan 5-10 değil, tam 1 milyon çocuk işçi Türkiye'den nasıl saklanıyor?

Sizlerde bağış yapabilir , kullanmadığınız giysi eşya ve oyuncaklarınızı bu çocuklara gönderebilirsiniz. detaylı bilgi için hayatadestek.org 'u inceleyin .


Hepimiz çocuk olduk değil mi? Küçük Prens  "İçinizi çocuk tutun ve onu yitirmeyin" diyor.

2 yorum:

  1. aslında hiç çocuk olmamışız...yokluğu bu kadar acıyla yaşayanlara çocuk mu demek lazım bilemiyorum...yazılsa destanlar yazılır.aylık 3 kuruşa yok olan dünyalar...ne desen boş,ne anlatsan yanlış...dünya doğrularının yanlışlığı...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çocuk olmak küçük bir bedene sahip olmak mıdır ? Anne ve baba geleceğin temelini hazırlar erişkin olana kadar zararlı veya zararsız bir insan olmanın ön hazırlığıdır çocuk olmak... Çocuk olmak zor iştir aslında, yaşamın kısıtlı, herşeyin azına, her istediğini haketmediğine, herkesin sahip olduğu herşeye sahip olamamaktır. Çocuk herşeyden yoksundur büyüyene kadar... Ne kadar zenginlik içinde olursa olsun yedikleri çikolataların sayısı bellidir... Çocuk olmak bu dünyanın bir örnek yaşamıdır. Güzel bir yazı ve çok doğru "Bu İş Çocuk Oyunu Değil"

      Sil

tüm soru ve yorumlarınız için lütfen yazın .