* Roma 2009 by MMEY
Bana en çok sorulan sorulardan biri, “seyahat
fotoğrafçılığı” ile “hangi kameranın alınması” gerektiği sorusu… Diğeri de,
“Gezimde/seyahatimde nasıl fotoğraflar çekebilirim?” sorusu… Bu sorular için
bir sayfa yer vermek sanıyorum yeterli olmayacaktır. Ancak yine de bir yerden
başlamak gerek diyerek bu yazıyı yazmaya karar verdim. aslında her şey bir
gezgin arkadaşın "Küba'ya gideceğim ve nasıl fotoğraflar çekeceğimi
bilmiyorum, yardım eder misin MEY? " demesiyle başladı.
Yazıyı kesinlikle konuya dair hiçbir fikri
olmayan ve sadece “gezerken birazda anı fotoğrafı çekeyim istiyorum” diyen
gezgin dostlar için yazdığımı unutmayın.
Bu yazıda seyahat fotoğrafçılığı, gezi
fotoğrafçılığı, sokak fotoğrafçılığı hakkında birazcık kısa bilgiler de
bulacaksınız.
*Hangi Kamera?
Birincisi gerçekten sizin için hangi kamera
uygunsa, ona karar vermelisiniz ve bunu en iyi siz bilebilirsiniz çünkü nasıl
seyahat edeceğinizi, seyahat ederken ne kadar fotoğraf çektiğinizi elbette en
iyi siz biliyorsunuz.
Benim gibi her şeyi çeken ve küçük bir Japon
yutmuş gibi her anı kaydetmeye çalışan ve bunu istem dışı yapan biriyseniz
öncelikle geçmiş olsun, çünkü fotoğraf çekerken aslında bir taraftan da gerçek
hayatı kaçırıyoruz, hep vizörden bakıyorsunuz ve bu vizör maalesef göz gibi
algılamıyor her şeyi.
Ben bu yüzden zaman zaman otokontrolümü
devreye sokuyorum ve çok fazla fotoğraf çektiğimde bilinçli olarak kamerayı
bırakıyorum. Fotoğrafsız bir şekilde o çevreyi, o anı yaşamaya
çalışıyorum. Başarılı oluyor muyum? Hayır! Bu kez de telefon devreye giriyor ve
(sizlerin de bildiği gibi instagramı çok yoğun bir şekilde kullanıyorum anlık
fotoğraflar için) böyle durumlarda da hemen telefonumla fotoğraf çekmeye
maalesef devam ediyorum. Maalesef diyorum çünkü gerçekten her zaman her yerde
fotoğraf çekmek dediğim gibi anı da kaçırmanıza neden oluyor. Sosyal
ortamlarda, bir grupla ya da arkadaşlarınızlaysanız, (değilseniz bile öyle
grupları ve onlarla olan iletişimi kaçırmanıza neden oluyor) bu çok itici
olabiliyor.
*Yani eğer çok fazla fotoğraf çekmiyorsanız,
sadece gittiğiniz seyahate dair kendinizin de içinde olduğu kareler, anlar,
belgeler- “Bakın Paris’e gittim, Eyfel’in yanında fotoğrafım var”- gibi
fotoğraflar çekiyorsanız çok ciddi kameralar, lensler almanıza, onlara deli
gibi paralar vermenize gerek yok. Cep telefonuyla da halledersiniz, çünkü
sizler büyük posterler yapmayacaksınız bunu ve artık cep telefonları inanılmaz
güzel fotoğraflar çekiyor zaten.
* Ayrıca hemen bu örnekte olduğu gibi çok basit
sanılan bir kamera ile de zor bir ortamda ödül alabilecek fotoğraflar çekmeniz
mümkün. Bu fotoğrafı çektiğim anı çok iyi hatırlıyorum. Prag
gezimde (2009) bir ortaçağ gecesindeydim ve turistliğin tadını çıkarıyordum.
Mekan da atmosferi de çok güzeldi. Ve sadece mum ışıklarıyla aydınlatılmış bu
yeri hayranlıkla seyrederken kameramın yanımda olmayışına bir an çok üzüldüm
ama çantanın içindeki turistlik kameramı anımsadım ve
efsane emektar 350 d yi çıkardım biraz dolaştım. O gece çok güzel karelerle
döndüm. Bu kare de özellerindendir. Hem önemli bir müzayede de yer aldı.
Hem çok fazla ödül. Fiap ödüllü ve özel bir koleksiyon eseri de basit görülüp
önemsenmeyen bir kamerayla çıkabiliyor bilin istedim. (ki sizler gezginsiniz ve
anı fotoğraflarınızı oluşturuyorsunuz)
Düşünülenin aksine, o çok iyi kameraları
aldığınızda çok iyi fotoğraflar çekemezsiniz, öncelikle bunu söyleyeyim. Böyle
yanlış bir düşünce var. Ne kadar iyi bir kamera alırsanız o kadar iyi bir
fotoğraf olmuyor. Siz çok basit bir kamerayla da (bir telefon kamerasıyla da)
çok çok iyi fotoğraflar çekebilirsiniz. Buradaki tek fark, baskıda ne olacağı
ve zaten dijital fotoğraflar genelde basılmıyor, facebook, instagram gibi
sosyal ortamlarda sadece paylaşılıyor. Bunun için dediğim gibi küçük kompakt
bir kamera da yeterli.
sonuç : küçük, hafif ve hatta
compact yani nesil kameralar
Sırt çantalı bir gezginseniz büyük kamera
ve lensler zaten işinizi zorlaştırıp çantanızı ağırlaştıracaktır. Bu yüzden her
zaman küçük, ergonomik, hafif ve her koşulda size iyi fotoğraflar sunacak
kameraları tercih etmeniz gerekecektir.
Son günlerde zaten popüler olan hepinizin de
bildiği gibi küçük fakat işlevi çok büyük olan hafif kameralar var. (isim
reklam olacağından vermiyorum ama büyük ikilinin web sitesini ziyaret
edebilirsiniz :))
* Başka Neleri Unutmamalısınız?
Sevgili gezgin dostlar öncelikle
yanınıza bol bol yedek memory cardlar almanız gerekiyor. Boş bir hard
disk almanız da gerekir çok fotoğraf çekecekseniz. Bunun dışında internetten de
fotoğraflarınızı depolayabileceğiniz özel programlar var. Acil durumlarda hayat
kurtarıyor. Tabi ki bunun yine altını çiziyorum ki siz nasıl bir fotoğraf
çekiyorsunuz gezide, tamamen buna bağlı. Yani gittiğiniz bir yerde yüz kare
fotoğrafla da dönüyorsanız tüm bunlara elbette gerek yok. Her şeyi bol
bol çekip, her anı kaydediyorsanız bol kartlar ve hard diski yanınızda
götürmenizi öneriyorum.
sonuç :yedek kartlar - hard discler vb.
Seyahat fotoğrafçılığında anı yaşadığınız durum
çok hızlı olacağından ve kurgusal bir fotoğraf olmadığından -ki bir stüdyo
ortamında değilsiniz- her ne kadar planlı çekimler de yapsanız bazı sürprizler
sizi bekleyebilir. Daha geniş bir alanı çekerek içindeki anı da kaçırmazsınız.
Ayrıca nerede olduğunuzu gösteren kanıtlara ihtiyaç vardır. Bu nedenle geniş
açıda bol bol kareler çekmenizi öneririm. çünkü unutmayın sadece içinde sizin
olduğunuz kareler değil gezdiğiniz yerlere ait bilgi veren geniş kadrajlı
kareler de çekmelisiniz.
* Western Australia 2013
by MMEY
*Peki Hangi Lensler Olmalı?
Küba’ya gideceğini ve gerçekten bunun için
çok heyecanlandığını, güzel kareler çekmek istediğini söylediğinde,
Küba’da çekebileceği renkli arabalar, rengarenk kıyafetli puro içen kadın
portreleri oluştu birden zihnimde. (çünkü herkes gidip aynı kareyi
çekiyor ve bu sıkıldığım bir klasik.) elbette farklı karelerle gelmesini
diliyorum ve lens öneriyorum. yine en az iki farklı lense sahip olmak iyidir.
Geniş açılı bir lens ve elbette portreler için
teleobjektifler(200mm()70-200) ya da 85mm, 50mm, 100mm gibi kişinin
tercihine göre değişen lensler.
Fakat böyle bir şey biraz daha profesyonel
kamera ve çekime girecektir. (Zaten profesyoneller hangi lens ve kamerayı
alacağını biliyor.) Ama ben amatör ve gezgin dostlar için yazmıştım o yüzden
daha küçük, hafif, basit kameralar için klasik olan kurtarıcı tek lens ve çok
çözüm için; 18-55mm /24-105 / 28-135 / 18-200 vb gibi basit algılanan klasik
lensler bence yeterli olacaktır.
Yine de çok kafanızı karıştırmayın sevgili
gezgin dostlar. Öncelikle ne alacağınızı en iyi bilen sizlersiniz. Bütçe,
yaptığınız seyahat şekli ve ne fotoğrafı çekip nerede kullanacaksınız önce bir
düşünün. Sonra en minik ve uygun fiyatlı o iki büyük markanın sitesine bakıp
kararınızı verin. Yelpaze geniş ama başlıklar önemli.
Compact kameralar -ki pek
önermiyorum- yine de 2. kamera olarak yanınızda bulunabilir böylece yalnız
seyahat edenler sokaktan geçenlere verip kendi fotoğraflarını çektirebilir. Hem
kamera düşer kırılır ya da çalınırsa çok zarar etmemiş olursunuz. :)
Diğeri -ki önerim bunlar olacaktır- başlangıç
seviyesi olan, fiyatları da boyutları da size uygun olan kameralar.
Üçüncü seçenek kameraları sizlere
önermiyorum. Hem ağır-büyük hem pahalı oluyorlar ve en az 2 lens almanız
gerekiyor.
Sonuç : Paranız kameranız ve taşımanıza göre
buna sizin karar vereceğiniz lensleri alınız. Tek lens ile de bu sorunu
çözebilirsiniz.
aşağıdaki gezgin gibi olmayın :) (3 kamera 5
lens -Bali 2012)
*Bali 2012 by MMEY
*Ve birazda nasıl çekmeliyiz?
*Gezi anılarınızı anlatmak için en güzel yöntem öncelikle bölgeyi anlatan geniş açı ile çekeceğiniz fotoğraflar olmalı. Bu gittiğiniz yere dair izleyiciye bilgi verecektir.
*Portre çekimlerinde de aynı
şekilde, o bölgeye ait bir portre çekiyorsanız, yerel kıyafet ve kimlik
de
yansıtan kare çekiyorsa sadece modelin yüzünü kadraja sokmak yerine, önce daha geniş bir kadraja yer vermenizi öneririm. giysileri ve mekanı da katın kadrajınıza. Böylece modelin yerel giysilerini içine alacaktır ki bu da çok önemli.
yansıtan kare çekiyorsa sadece modelin yüzünü kadraja sokmak yerine, önce daha geniş bir kadraja yer vermenizi öneririm. giysileri ve mekanı da katın kadrajınıza. Böylece modelin yerel giysilerini içine alacaktır ki bu da çok önemli.
Ancak saygıyı lütfen unutmayın. Etik davranmayı,
fotoğrafçının yapması gereken şeyleri ki siz gezginler bunu çok daha iyi biliyorsunuz.
Bir kişinin fotoğrafını çekiyorsanız, öncelikle onunla diyalog kurun. Eğer
gerçekten göz göze gelip çekecekseniz, onu dakikalarca çekecekseniz, ona poz
verdirecekseniz bu önemlidir. -ki ben bunları doğru bulmuyorum.- Elbette
habersiz çekin demiyorum ama bu çok önemli, çok genel bir kadraj içinde bir
sokak, bir metro ya da bir kalabalıkta fotoğraf çekiyorsanız evet, gidip
herkesten izin almanız gerekmiyor ama bu çok uzak, genel bir açıdır, tek bir
kişiye odaklanma yoktur. Ancak siz birinin karşısına geçip onu dakikalarca
çekiyorsanız, sizinle göz göze geliyorsa, poz veriyorsa elbette bu farklı
bir şey ve benim çok da tercih ettiğim bir durum değil. Ama öyle durumlarda da
öncelikle bir “merhaba” deyip iletişim kurmanızda, fotoğrafını çekip çekemeyeceğinizin
iznini almanızda ve diyalogdan sonra fotoğrafı çekmenizde yarar
görüyorum. Bu çok daha insanî, çok daha etik, çok daha doğru bir tavır
olacaktır.
*Ayrıca sokak fotoğrafçılığında olduğu gibi, gezi fotoğrafçılığında çok
daha hızlı olmak gerekir. Bir sonraki karede belki model kalkacak, belki
kafasını çevirecek, pozisyonunu değiştirecek, belki önünden bir şey geçecek ve
bir anda kompozisyon, kadraj her şey değişecek. O nedenle hızlı olmalısınız.
* Gittiğiniz yerlerin kendine özel yerel yemeklerinin de fotoğraflarını
çekip adlarını not etmeyi, mekanın genel görüntüsünü de çekmeyi unutmayın.
* O bölgeye ait bir hayvan , bitki , özel bir yapıları da
çekmelisiniz.
Öncelikle genel kadraj almayı lütfen unutmayın.
Daha sonra siz de elbette kadrajın içine girip bir hatıra fotoğrafı
çektirebilirsiniz.
*Komposizyona çok dikkat edin.
Kesmeyin ya da sıkıştırmayın fotoğrafı. Bu çok önemlidir.
*Işığa çok dikkat edin. Sonra, çektiğiniz
fotoğraflara baktığınızda ışık patlamaları ya da güneşi/ışığı arkanıza
aldığınızda çıkabilecek siyah silüetler görmeyin elbet böyle fotoğraflarda
çekebilirsiniz.
* farklı açılardan çekimler yaparak sonunda
kendi tarzınızı oluşturun. eminim sevdiğiniz bir teknik bulacaksınız.
Bunların hepsi tabi zamanla, deneyimle
olacak şeyler fakat benim size önerim fotoğrafı çektiğiniz anda lütfen hepsini
birlikte görün. Daha sonra gözünüz buna alışarak terbiye olacak ve refleks
haline gelecektir. Kadrajı aldığınız anda tüm kompozisyon ve ışık kurallarıyla
birlikte her şeyi oturtup deklanşöre basın. Sadece bakıp hızlıca
deklanşöre basmayın. Gerçekten o kadrajı vizörden gözünüzün gördüğü şekilde
iyice kontrol edin; bu karede her şey yerli yerine oturuyor mu, çekmek
istediğiniz şey kompozisyonda ön planda mı, arka planla kesişiyor mu ve kapatıyor
mu, çekmek istediğiniz şey kadrajın içinde kayboluyor mu kaybolmuyor mu(siz
vizörden bakmadığınızda ona odaklandığınız için görürsünüz, göz ona
odaklanmıştır ve arka planı görmez ama fotoğrafı çektiğinizde ve bunun alan,
derinlik mesafesini algılamayacak şekilde çektiğinizde hiçbir şey ön planda
değildir, her şey ön plandadır ve çorba gibi fotoğraf çıkmıştır ortaya. Bu da
dikkat etmeniz gereken önemli bir detaydır aslında. Alan derinliği, arka
plan bunların hepsi önemli.
Asıl vurgulamak istediğiniz şeyi ön plana alıp,
arka planı birazcık daha fluda tutarak fotoğraf çekerseniz bu seveceğiniz bir
kare olacaktır.
Örneğin Eyfel kulesinin önünde çekilen
fotoğrafta amaç Eyfel kulesinin de modelle beraber görünür, net bir şekilde
çıkması ve modelin ön planda olup , Eyfel kulesinin arkada kendini belli edecek
bir şekilde ama biraz daha silüet, biraz daha flu olmasını sağlamak gerekir.
Yoksa Eyfel kulesi net, model bir silüet hâlinde mi çekmek istiyorsunuz? Bu da
farklı bir tarz olacaktır elbet. Zaten hangisini çekmek
istediğinize karar verip, ona göre kamera ayarlarını yapıp deklanşöre
basmalısınız. üzgünüm ama burada da kontrol ve karar sizde.
Sonuç : Ne çekeceğinizi bilerek çekin.
Deklanşöre basmadan önce karenizden emin olun. Çekimden sonra kontrol edin.
Sevgili gezgin dostlar umarım kısa öz net
ve yalın bu bir kaç küçük bilgi işinize yarar. Keyifli gezileriniz olsun. ( daha teknik terimlileri de yazılacak ama
sırayla)